Kharys bir anda nefesi kesilerek uyandı, eli şiddetle öksürürken boğazına gitti ve ağzı dolusu hava çekti. Boğazı hala o acımasız sıkmadan dolayı acıyordu ve Kharys boynunda kırmızı izler olsa bile şaşırmazdı. "Uyandı." Alfa Regan'ın tanıdık sesi Kharys'e ulaştı ve ancak o zaman yalnız olmadığını fark etti. Alfa Regan'ın ofisindeki bir koltuğa uzanmıştı ve Kızıl Hilal Sürüsü ile Kan Uluma Sürüsü'nün tüm üst düzey kurtları, sanki bir numuneymiş gibi ona bakıyorlardı. Kharys, bilinçsizken ne tür bir konuşma yaptıklarını ve bunun ne kadarının kendisiyle ilgili olduğunu merak ederken şüpheyle gözlerini kıstı. Kharys'in bakışları daha sonra hemen yanında duran, fırtınalı gri gözlerinde endişe yansıyan nefret dolu Alfa Xandros'a takıldı. Kharys nefretle kaşlarını çattı, onu bayılana kadar boğan Alfa Xandros olmuştu, nasıl olur da verdiği bir yaralanma için endişelenme hakkı vardı? "Burada neler oluyor?" Kharys bakışlarını Alfa Xandros'tan çevirirken Alfa Regan'a düşündü. Alfa Regan, Kharys'in bakışlarından kaçındı ve Kharys zaten duyacaklarından hoşlanmayacağını biliyordu. "Bugün Alfa Xandros ile Kan Uluma'ya gideceksin, bu zaten kararlaştırıldı ve kabul edildi." Alfa Regan belirtti ve Kharys, Alfa Regan'a sanki başka bir kafası çıkmış gibi boş boş baktı. Kharys bir kez ve sonra bir kez daha gözlerini kırptı, ama yine de Alfa Regan'ın sözlerini doğru anlayıp anlamadığından veya duyup duymadığından emin değildi. Alfa Xandros ile nereye gidecekti?! Ve bu, kimse önce onun fikrini veya rızasını almadan zaten kararlaştırılmış ve kabul edilmişti?! Kharys başını salladı, Alfa Regan'ın böyle mantıksız bir açıklama yaptığına inanmayı reddetti. "Benimle dalga geçiyor olmalısın." Kharys, Alfa Regan'a düşündü, Alfa Regan söylediği her kelimeyi kastettiğini göstermek için başını sallamaya cesaret ettiğinde kalbi öfkeyle alevlendi. Alfa Xandros da dahil olmak üzere Kan Uluma kurtları, Alfa Regan ve Kharys arasında bakıştılar, büyük olasılıkla sadece Alfa Regan'ın konuştuğu ve Kharys'in tek bir kelime bile etmediği gerçeğine şaşırmışlardı. Kharys'in konuşmasının sürünün zihin bağı aracılığıyla gerçekleştiğini anlamadılar. "Alfa Xandros senin eşin Kharys, seni ondan uzak tutamayız." Alfa Regan savunmasında geri düşündü. Kharys inanamayarak başını salladı, Alfa Regan'ın 'onu tutmak' ifadesi onu daha da öfkelendirdi. Onların tutup veya verebileceği bir et parçası değildi, Alfa olsun ya da olmasın, onun rızası olmadan kaderini tartışmaya hakları yoktu. Bu onun hayatıydı ve nasıl yaşamak istediğine sadece Kharys karar verebilirdi, başka kimsenin onun için karar verme izni yoktu ve Kharys'in Kan Uluma'ya taşınmaya kesinlikle niyeti yoktu. "Benden bu kadar çok çalıştığım her şeyden vazgeçmemi ve sadece kalkıp gitmemi mi istiyorsunuz?! Kızıl Hilal için yaptığım her şeyden sonra?! Bu sürü için her şeyimi verdim! Bu sürü için kanımı döktüm!" Kharys zihin bağı aracılığıyla öfkeyle kükredi, gözleri öfkeyle parlıyordu. "Sadakatini biliyorum Kharys, ama burası Kan Uluma! Burası Şeytan Alfa! Kızıl Hilal onu gücendirmeyi göze alamaz ve eşini alıkoymak onu gücendirmek demektir!" "Bu sürde yüzlerce can var, önce halkım için düşünmek zorundayım. Seni koruyamam, bu senin yapman gereken bir fedakarlık!" Alfa Regan ısrar etti. Kızıl Hilal Alfasının da durumdan Kharys kadar memnun olmadığı açıktı, ama yapılacak bir şey yoktu. Kızıl Hilal Sürüsü, üç tane olsa bile Kan Uluma Sürüsü'ne karşı hiçbir şansa sahip değildi ve Kharys bunu biliyordu. Kharys ayrıca Kan Uluma'nın ne tür bir sürü olduğunu da biliyordu, her zaman istediklerini alırlardı ya da alana kadar öldürürlerdi. Onların bu tür acımasızlığı Kharys gibi biri için garip değildi ve Kharys notlarını bile karşılaştırmaya istekli olabilirdi, Ama en azından Kharys'in ilkeleri vardı, oysa Kan Uluma'nın ahlaki kısıtlamaları veya sınırları yoktu. Kharys adalet için öldürür ve provokasyon olmadan asla zarar vermezken, Kan Uluma zevk için ve sadece eğlencesine öldürüyordu. Daha da kötüsü, yasaları tamamen arkaik ve eski modaydı, kadınlara hiçbir saygısı olmayan bir sürü, başka bir hapishane bahçesinin içindeki bir hapishane bahçesinde yaşamak gibiydi. Kharys böyle bir hayat yaşayamazdı, sadece o seviyeye indirgenemezdi ama bir seçeneği var mıydı? "İttifak? Ne olacak?" Kharys, Alfa Regan'a düşündü. "Kan Uluma'nın karşılığında bir şey isteyeceğini söylediğini hatırlıyor musun? Eh, istediler. Seni istediler..." Alfa Regan geri düşündü. Kharys şaşırmadı bile, Alfa Regan zaten ittifaka niyetli olduğunu açıkça belirtmişti, Kharys'i vermek, Kan Uluma Sürüsü'nün korunması karşılığında yolunda küçük bir fedakarlıktı. Ve Kharys ne kadar uğraşsa da, onu suçlayamazdı, ancak bu ihaneti affedeceği anlamına gelmiyordu. "Kızıl Hilal, kendilerini korumak için en güçlü savaşçılarını feda etti... bu günü asla unutma Alfa Regan, çünkü ben unutmayacağım." Kharys uyuşmuş bir şekilde düşündü. "Yeter bu kadar konuşma. Eşyalarını al, gidiyoruz." Alfa Xandros'un sesi böldü. Kharys ona baktı ama cevap vermedi ve bir anda Alfa Xandros önünde durdu, eli boğazını kavradı ve onu ayağa kaldırdı. Theo'nun yerini alan Delta Orion, hayatı tehlikeye girerse harekete geçmeye hazır bir şekilde bir anda Kharys'in yanındaydı. "Ben seninle konuştuğumda... bana cevap vereceksin, anlıyor musun gümüş?!" Alfa Xandros öfkeyle kükredi, ancak Kharys'in ifadesi kayıtsız kaldı. "Alfa Xandros, onu bırak... Gama Kharys seni kasıtlı olarak görmezden gelmiyor, konuşamıyor. Haydutlara karşı bir savaşta dili yırtıldığında on dört yaşındaydı. Sadece sürünün zihin bağı aracılığıyla iletişim kuruyoruz." Alfa Wilson hızla açıkladı. Alfa Xandros'un gözleri hafifçe büyüdü, Kharys üzerindeki baskıyı bıraktı ve Kharys başını yana eğerek derin nefesler aldı. "O zaman geri döndüğümüzde işaretimi taşıyacaksın ve eş bağlantımız oluşacak, o zaman seni duyabileceğim." Alfa Xandros ilan etti. Kharys hemen başını salladı ve Alfa Regan'a döndü. "Düşünmek için bir haftam olsun istiyorum, eğer bana zorla bir işaret vurursa, kendi canıma kıyarım!" Kharys, Alfa Regan'a düşündü, o da onun düşüncelerini iletmek zorunda kalacağından dolayı yüzünü buruşturdu. "Gama Kharys, bir hafta dolmadan zorla bir işaret vurulursa, kendi canına kıyacağını söylüyor." Alfa Regan iletti. Alfa Xandros'un bakışları daraldı, Kharys'e bakıyordu. "Ben istediğimi yaparım. Sana herhangi bir zarar gelirse, ister kendi kendine verdiğin ister başka türlü... Kızıl Hilal Sürüsünü seninle birlikte gömerim, bu sana sözüm." Alfa Xandros yemin etti. Alfa Regan'ın gözleri dehşetle açıldı, Kızıl Hilal Sürüsü'nün tüm liderleri Kharys'e döndü. Kharys'in elleri yumruk oldu ama daha fazla yapabileceği bir şey olmadığını biliyordu, zaten kaybetmişti... hayatı artık onun değildi, özgürlüğü sona ermişti ve bu düşünce kalbini çok acıtıyordu. "Onunla gideceğim." Kharys, Alfa Regan'a yenilgiyle düşündü.