O gece Chris, beni belki de hayatımın en iyi randevularından birine çıkardı.
Önce, şehrin en şık restoranlarından birine gittik. Tonozlu tavanlardan sarkan, kristallerle bezeli avizeler, tüm mekanı sıcak, altın rengi, samimi bir ışıltıyla aydınlatıyordu. Siyah beyaz, ütülü takımlar giyen garsonlar, pahalı yiyecek ve şarap dolu gümüş tepsileri taşırken zemin üzerinde kayarcasına hareket ediyorlard
















