Dante'nin Ağzından.
Çalışma odamın koyu meşe masasındaki parmaklarım ritmik bir şekilde tempo tutuyordu. Gecenin dakikalarını acımasızca tüketen saatin tik takları, dayanılmaz bir sinir harbi başlatmıştı içimde. Birkaç saattir gömülü olduğum deri koltuk, sanki tüm ısıyı emmiş de kusuyormuş gibiydi; etrafımdaki her şey sinir uçlarıma dokunuyordu sanki.
Gerçeği söylemek gerekirse, sorun ne saatin o
















