"Peki, hassas egolarımızın mutlak yıkımı için teşekkürler, ama sonuçta bir randevumuz var ve Oliver bize öğle yemeği ısmarlayacak." Sam yanıma gelip kolunu omzuma atıyor.
"Aslında bir ders daha var." diyorum dudaklarımı ısırarak, olabildiğince özür diler bir şekilde bakarak. "Ama siz gidebilirsiniz, ben sonra yetişirim." Onları hiç kovalama niyetim yok. Son 12 saattir içinde bulunduğumuz bu küçük
















