Aynada kendine bakan Sasha gülümsedi ve alt dudağını baştan çıkarıcı bir şekilde ısırdı; makyajını temizlemek için banyoya getirdiği makyaj temizleme mendilini aldı. Michael şimdiye kadar işini bitirmiş olmalı ve doğrudan odaya gelecek, bu yüzden acele edip onun için baştan çıkarıcı bir şekilde giyinmeliydi. Kahretsin, hala inanamıyor; o, Sasha, okulun bir numaralı yakışıklısı Michael ile evli mi? Kahretsin, bu bir rüya gibi geliyor. Sıcak suyu açtı ve küvete girdi; bir süre rahatladıktan sonra ayağa fırladı ve lavanta kokulu sıvı sabunu alarak suya döktü. Küvete geri uzandı ve tatlı, seksi kokuyu içine çekerek gözlerini kapattı. Gözlerini kapattığında, düşünceleri kontrolden çıktı; neden aniden onunla evlenmeyi kabul etti? Acaba erkeklere olan ilgisini ailesinden saklıyor olabilir mi? Tabii ki mümkün; onlara nasıl eşcinsel olduğunu söyleyebilirdi ki? Annesi kalp krizi geçirirdi. Eh, onlardan saklayıp saklamaması önemli değil; önemli olan şu an onun karısı olması; bu düşünceye gülümsedi, Sasha Brown, tekrar gülümsedi ve duşu açıp vücudunu durulamadan önce küvetten kalktı. Bir havlu alıp göğsüne bağladıktan sonra küvetten çıktı. Aynanın önünde dururken saçlarını kurulamak için başka bir havlu aldı. Bu gece neler olacağını kestiremiyor, ona dokunacak mı dokunmayacak mı, ama ne olursa olsun, onun kollarında uyuyabildiği, o tatlı kokusunu içine çekebildiği için mutlu olacak, o kokusu olmadan yapamıyor ve bugün yan yana oturup kalkmak zorunda kalmaktan beri onu deli ediyor. Banyoya getirdiği çantadan siyah bir iç çamaşırı çıkardı ve giydi; deodorantını ve parfümünü de sürdü. Saçlarını taradı ve ardından yüz kremini sürdü; aynada yan profilini kontrol etti ve gülümsedi; güzel olduğunu biliyor, bu yüzden erkeklerin onu bırakması zor, ama okulun en yakışıklısının, Michael Brown'ın dikkatini çekemediği için tatmin edici değildi. Şimdi her şey değişti, o onun karısı ve bir kadındaki iyiliği görmesini sağlamak için elinden gelen her şeyi yapacak. Bu düşünceye gülümsedi, aynaya son bir kez baktı ve gördüklerinden memnun kalarak banyodan yatak odasına çıktı. Kocasını yatak odasında, masanın üzerindeki dizüstü bilgisayarıyla taburede otururken görünce şaşırdı, nefesi kesildi, ne zaman gelmişti ki? Eh, önemli değil, şimdi burada, banyo kapısında durdu ve ona baktı, ona bakıp bakmayacağını merak ediyordu, ama dizüstü bilgisayarına yazdığı şeye o kadar dalmış görünüyordu ki, dudaklarını büzdü ve giyinme masasına doğru yürüyüp oturdu, aynadan ona bakarken tekrar saçlarını tarıyormuş gibi yaptı, kahretsin, sırtı harika, tişörtsüz nasıl görüneceğini merak etti. Onun dosyasını kaydedip dizüstü bilgisayarını kapattığını izledi; zamanı geldi diye düşündü ve ona döndü; o da bacakları çapraz şekilde ona dönmüştü, siyah saçları yeni duştan çıkmış gibi geriye yatırılmış ve parlaktı, gömleği yarıya kadar açıktı, kristal mavi gözleri onun içine işliyordu ve o tatlı seksi pembe dudakları ince bir çizgi halinde kapalıydı. Onlara bakmayı bırakmakta zorlandı ve boğazını temizleme sesiyle hayallerinden uyandı. Hafifçe gülümsedi, o dudakların yukarı doğru kıvrıldığını izliyordu; Sasha kalbinin atışının hızlandığını hissetti. "Sanırım işin bitti ve artık rahatladın," derin duyumsal sesi zihnine nüfuz etti. Ona baktı ve hafifçe başını salladı, o da başını salladı, "güzel, çünkü şimdi söyleyeceklerimin derinlemesine işlemesini istiyorum." Bir an duraksadı, "benim karım olmak bazı kurallarla birlikte gelir ve bunlara uyarsan, sorun yaşamayız." Kurallar mı? Evlilikte kurallar mı? Ne zamandan beri böyle bir şey oldu? Sasha düşündü, ama şimdi onu sorgulamaya cesaret edemedi. "Üç kural: Benimle konuşma, Bana dokunma, İşime karışma." Bunu yapılması en doğal şeymiş gibi belirtti. Sasha'nın gözleri şokla açıldı; bunlar olmadan evlilik nasıl olurdu ki? Onunla nasıl evli olabilir, ama onunla konuşmasına izin verilmiyor? Ona dokunmasına izin verilmiyor? İş konusunu unut gitsin; onunla baş edebilir, ama diğer ikisi? Michael tek kelime etmeden onun kocaman açılmış gözlerine baktı ve sözlerinin işlediğinden emin olduğunda ayağa kalkıp banyoya girdi ve onu şok içinde boşluğa bakarken bıraktı.