Nikolay Spor salonuna giriyorum, King bir boks torbasını sanki ona borcu varmış gibi dövüyor. Üzeri çıplak, tere batmış kasları her cezalandırıcı darbede kasılıyor. Üzerinden akan gerilim boğucu. "İyi misin?" diye soruyorum, yaklaşırken kendi tişörtümü çıkarıyorum ve onun için torbayı sabitliyorum. Ham parmakları torbaya öfke, hayal kırıklığı ve daha derin bir şey haykıran bir kesinlikle vuruyor.