Uçak gümbürdeyerek indi ve oturduğum koltuğun kenarlarını sımsıkı kavradım. Hostes, uçağın inmesine bir saat kala gelip bizi uyandırdı ki hazırlanabilelim. Thomas'ın benim için seçtiği beyaz bir yazlık elbise ve sandaletleri giydim ve saçlarımı ördüm. Thomas'a baktığımda, gülümsedi ve elini elimin üzerine koyarak pencereden dışarı baktı. Uçağa bindiğimizden beri pek pencereden bakma fırsatım olmam
















