Ne ben ne de Melanie asansörde konuştuk. Omuzlarını silkip asansörün duvarına yaslanırken başını eğdi. Açıkçası, onunla uğraşmaya halim yoktu. Kardeşi onu sık sık şımartsa da, benim hiç sabrım olmamıştı.
Matthew'un ofisine vardığımızda, gerçekten de bir toplantıdaydı. Çalışanlarından biri beni ve Melanie'yi gördü ve Matthew'u çağırdı. Matthew, bakışları yüzlerimiz arasında gidip geldikten sonra be
















