Onların apartmanının önündeki açıklığa geldiklerinde, İsména kemiklerine kadar yorgundu. Zor bir gün olmuştu ve öğleden sonraki ilaçlarını da almamıştı.
Ama tüm bunlar, eldeki sorunla kıyaslandığında hiçbir şey ifade etmiyordu. Başını soktuğu belayla.
O kuyumcu, Bay Haggins, dükkanını gerçekten kapatmış ve şehri terk etmişti. Kimse nereye taşındığını bilmiyordu. Kimse varış noktasını bilmiyordu.
