“Tamam, gidelim.”
“Gerçekten mi?”
“Gerçekten.”
“Bu kadar basit mi?” Bu işte bir bit yeniği varmış gibi hissettim.
“Ne bekliyordun ki? Seni buraya kilitlememi mi?” Alec ayağa kalkıp bana doğru yürüdü.
“En azından denemeni beklerdim,” dedim yavaşça. Alec yanıma kadar gelip iç çekti ve kulağıma fısıldamak için eğildi.
“Seni buraya kilitlediğimde şikâyet etmeyeceksin. Sabaha kadar adımı inleyeceksin.”
















