"Ne halt oluyor yahu?" diye fısıldadı Catherine.
Pencereden Sean'ı izledi—siyah bir takım elbise ve ütülü beyaz bir gömlek giymişti ama kravat yoktu. Saçları güneşte parlıyordu, ama yüzü fırtınalıydı. Kapıya doğru yürüdü ve birkaç an sonra salonda belirdi.
"Sean," dedi Catherine, sesi zoraki çıkmıştı. "Sen burada ne yapıyorsun?"
Onu görmezden geldi ve Geoffrey'e dönerek, "İş bitti mi?" diye sordu.
















