Jackson kaşlarını çatıyor.
“Yine kabalık ediyorum, değil mi?” diye soruyor suçlulukla; ben de omuz silkiyorum.
“Birazcık, evet,” diyorum yarım bir gülümsemeyle.
“Özür dilerim. Seni rahat bırakacağım,” diye söz veriyor ve ben de başımı sallayarak özrünü kabul ediyorum. Biraz daha havadan sudan konuşuyoruz. Jackson yakında bir ara merhaba demek için bara uğrayacağına söz verip gidiyor. Ben de Torin'
















