Büyükamca ellerini arkasında birleştirmiş, ağır adımlarla salona doğru yürüyordu.
Büyükhala ise bir elinde okuma gözlükleri, diğerinde sulama kabıyla pencere önünde açmış çiçekleri sulamaya devam ediyordu.
Salonda, kırmızı lake kaplamalı ve iri şakayık desenli eski bir dolap duruyordu. Üzerine işlenmiş her bir yeşil yaprak son derece gerçekçi görünüyordu.
Yaşlı adam dolabı açtı.
Dolabın sol tarafı
