Clinton ve Cameron birkaç kadeh içmişler ve şimdi geçmişi yâd ediyorlardı.
Adam Cameron'a baktı ve empatik bir şekilde konuştu: "Bun onca yıldır çocuğunu arıyorsun. Onu bulmaya yaklaşıyor musun?"
Nezaket dolu yüzünde bir umutsuzluk belirtisi belirdi. "Yirmi yıldan fazla oldu ama tek bir işe yarar bilgi yok. Hala hayatta olduğundan bile emin değilim."
Clinton iç geçirdi ve teselli etti: "Pes etme.
















