Rhys bir sandalyeye zincirlenmişti.
Elleri kelepçeli. Ayak bilekleri prangalı. Tasarımcı gömleği kurtarılamayacak kadar buruşmuş.
Polisler bir dizi suçlamayı sıralamıştı: ‘Hırsızlık. İzinsiz giriş. Mülke tecavüz. Saldırı. Huzuru bozma. Adam kaçırma.’
Rhys çığlık attı. ‘Yanlış anladınız! O benim nişanlım! Sadece küçük bir sevgili kavgası yaşadık, hepsi bu!’
Memurlardan biri notlarından bile başını
















