Süzüldüm.
Suda değil. Artık değil.
Ama uzuvlarım gevşek, ağırlıksızdı, sanki yerçekimi beni unutmuştu.
Uykuya dalıp dalıp çıktım, anılar çatlaklardan sızıyordu.
Ashton'ın kolları. Havuz suyunun tenimde bıraktığı sızı.
Bir havlu. Bir yatak. Uyku. Ama uzun sürmedi.
Sonra hareketin bulanıklığı—göğsü yanağımın altında, bir arabanın sarsıntısı.
Ondan sonra başka bir yerdeydim. Birden fazla ses, eller a
















