Ashton
"Jackson? Sen misin?" diye seslendim, çok da uzağımda olmayan siluete doğru. Yüz hatları seçilemiyordu, zira bulunduğu köşe karanlıktı. Ama o tanıdık ses... "Jackson olmalı," diye düşündüm.
"Şşş, kimseye burada olduğumu söyleme. Beni izle." Jackson'ın fısıltısı, geceye karıştı. Merakla içim kıpır kıpır, peşine takıldım. Ne halt karıştırıyordu bu saatte? Sevgilisinin evinde olması gerekmiyor
















