Bir an için ikimiz de kıpırdamadık.
Adrian'ın annesi kapıda durmuş, gözleri ikimizin arasında gidip gelirken kısılmıştı. Hava ağırlaşmış gibiydi, sözlerinin ağırlığı kurşun bir battaniye gibi odanın üzerine çöküyordu.
Adrian ilk toparlanan oldu. Duvarı itti, yüzü her zaman halka açıkken taktığı o okunamaz, mükemmel kontrollü ifadeye büründü. "Anne, sen yanlış duyuyorsun."
"Sanmıyorum," diye yan
















