Adrian gitmeyeceğini söylediğinde şaka yapmıyordu.
Bu küçük kasabada nereye gitsem, onun varlığını istenmeyen bir gölge gibi hissediyordum. Sabah ekmeğimi aldığım fırında, kafamı dinlemeye gittiğim parkta ve hatta her zaman sığınağım olan o şirin küçük kitapçıda bile. Sanki Adrian kendini dünyamın dokusuna parça parça işliyordu.
İlk başta, kendime bunun sadece tesadüf olduğunu söyledim. Ama iki gü
















